Radyohaber.net

Vahap Seçer ne yapmak istiyor?

Vahap Seçer ne yapmak istiyor?
11 Nisan 2022 - 0:30
Kabul edelim, hepimizin kafasında bir belediyecilik modeli var. Hepimizin aklına belediyecilik deyince, altyapı, park bahçe, yol asfalt, temizlik geliyor. Son zamanlarda da sosyal belediyecilik kavramı öne çıktı. Bunlar tamam. Bunlar zaten yasayla tarif edilmiş ve yapılması gereken görevler belediyeler için.
Hepimiz haklı olarak bir belediye başkanından bu hizmetleri en iyi bir şekilde yapmasını bekleriz. Elbette bu görevlerin en iyi şekilde en yapılması ilk olarak belediye başkanının dürüstlüğüne, çalışkanlığına bağlı olduğunu da biliriz. Bu konuda çok şanslıyız.
Öte yandan sözü edilen hizmet taleplerinin her zaman çok fazla olacağını ancak belediyelerin maddi imkanlarının buna yetmeyeceği de ayrı bir gerçek olarak önümüzdedir. Her şey doğru ve yerinde yapılsa bile her hizmetin mutlaka bir eksiği, mutlaka eleştiricek bir yönü, mutlaka tatmin etmeyen bir yanı bulunacaktır. Kaldı ki, her hizmet değerlendirmesinin mutlaka bir subjektif yanı da vardır. O nedenle Belediye Başkanlarının hizmetlerinin öyle ya da böyle çok konuşulması, çok tartışılması gayet doğaldır. Ayrıca şehir yaşayan bir canlı olarak her zaman sorun üreten bir organizmadır. Dolayısıyla sorunlar da bitmez, onlara bulunan çözümler de. Bütün bunlardan dolayı Vahap Seçer’le ilgili bir somut ve maddi hizmet değerlendirilmesinde bulunacak değilim. Konu bu değil çünkü. Konu Mersin. Konu Mersin’in kimliği.
Mersin’inin kimliksiz bir şehir olmadığını kimse söyleyemez. Ama Mersin kimliğinin yeterince zihinlerde netleşmediğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu ciddi bir sorundur. Hepimizin çok istediği Mersin’in marka şehir olması aslında kimlik sorunuyla ilgilidir. Çoğumuz marka olmayı kentti başka yerlerde tanıtma olduğunu zannederiz. Değildir. Marka olmak ilk önce şehrin içinde yaşayanlar tarafından benimsenmesi ve sevilmesidir. Kent bir kimlik içinde bir kültüre bağlı olarak benimsenir ve sevilebilir. Bir kent için kimlik hissinin eksikliği asında en büyük sorundur. İlk aşılması gereken de budur. Vahap Seçer işte tam da bunu peşindedir..
Hiç kuşkusuz Vahap Seçer bildiğimiz somut belediyecilik konusunda da çok şey yaptı. Hatta yeni bir sosyal belediyecilik modeli yarattı. Mersin kent yoksularına verilen destek konusunda ülkenin ne dikkat çeken Büyükşehir Belediyesi şu anda. Bunlar çok önemli tabii. Elbette bu hizmetleri eksik bulanlar olacaktır. Eleştirenler de olacaktır. Dedim ya, bu işin doğası böyle. Ama bana göre Seçer’in en önemli mücadelesi bu kentin kimlik duygusunu, hemşerilik duygusunu güçlendirmektir. En büyük gayreti bu yöndedir.
Bu nedenle zaten Vahap Seçer, herkese her yerde ilk önce Mersin’i anlatıyor. Durmaksızın Mersin’in tarihini anlatıyor. Mersin’in özelliklerini anlatıyor. Herkese birbirini sevdirmeye çalışıyor, herkese bu şehri sevdirmeye çalışıyor.
Vahap Seçer aynı amaçla bir şey daha yapıyor. Bu kentin değerlerini benimsetmeye çalışıyor. Bu kentin gizli kalmış değerlerini ortaya çıkarmaya çalışıyor.
Marka şehir mi diyordunuz. Buradan geçiyor. Kenti kentin içinde yaşayanlar sevdiğinde ve benimsediğinde markalaşabiliyor ancak. Öyle ya, senin benimsemediğini başkası niye benimsesin.
Kentimiz de kimlik duygusunu güçlendirmenin bir yolu da kamusal alan üretmek ve buralarda bolca etkinlik yapmaktır. İnsanların birbirini tanıması, kaynaşması, bütünleşmesi bu etkinliklerden geçiyor. Önyargılar, ayrımcılıklar böyle ortadan kalkıyor. Kentli olmak kentte yaşamak değildir. Kentli yaşam biçimine sahip olmaktır. Kentli olmak farklılıklara saygı göstermek, özgürlükçü olmak ve demokratikleşmektir her şeyden önce. Bir yaşam biçimi olarak kent insanı mutlaka değiştirir. İnsan da kenti değiştirir. Vahap Seçer’le birlikte kez daha anlıyoruz ki, kafalar değiştikçe, çok şey değişiyor. Mersin, Mersin oluyor.
İbrahim Yalçıner

Mersin Medya Grup A.Ş.